- çok ayaklı
- myriapod
Turkish-English dictionary. 2013.
Turkish-English dictionary. 2013.
ayaklı — sf. 1) Ayağı olan 2) Bir destekle yere dayanan Ayaklı kadeh. 3) Ayakla işletilen Ayaklı dikiş makinesi. Birleşik Sözler ayaklı canavar ayaklı koşma ayaklı kütüphane ayaklı mâni … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayaklı mâni — is., ed. Cinaslı ayaklarla söylenen bir mâni türü Bunlar ayaklı mâni denilen mâni biçiminde çok ileri gitmişler, bu alanda eski mânicileri geçmişlerdir. S. Birsel … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayaklı kütüphane — is. Pek çok konuda bilgisi olan, çok şey okumuş ve öğrenmiş olan, sorulan her soruya cevap verebilen kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayaklı canavar — is. Çok hareketli, yaramaz, cin gibi çocuk … Çağatay Osmanlı Sözlük
HEZARPA — f. Çok ayaklı, bin ayaklı. * Kırkayak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MİKDAM — (C.: Makadim) Çok ayaklı. * Kıdemli. * Çok çabalayıp uğraşan. Fazlaca gayret sarfedip ikdâm eden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
AHTAPOT — Fr. Çok ayaklı, kafadan bacaklı bir nevi deniz hayvanıdır ve yakaladığı canlı hayvanı kıstırıp kanını emer. * Canlı yengece benzeyen bir çıban … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜSTAKDİM — (Kıdem. den) İleride ve önde bulunan. İstikdam eden. * (Kadem. den) Çok ayaklı olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
YENGEÇ — t. Çok ayaklı ve yan yan yürüyen, başının iki tarafında iki kıskacı olan deniz veya durgun sularda yaşayan bir küçük hayvan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İSTİKDAM — Önde bulunma, öne geçme. * Çok ayaklı olma. Ayaklarının adedi fazla olma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kaplumbağa — is., hay. b. Kaplumbağalardan, çok sert ve kemiksi bir kabuk içinde yaşayan, ağır yürüyüşlü, dört ayaklı, sürüngen hayvan (Testudo) Birleşik Sözler kaplumbağa yürüyüşü deniz kaplumbağası Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kaplumbağa gibi … Çağatay Osmanlı Sözlük